YABANCILARIN İSLAMI YAŞAMALARI SAMİMİYETLERİ
Geçenlerde bir kardeşimiz bana yabancı insanların İslam hakkındaki düşünceleri beni neden daha çok etkiliyor diye sormuştu. Ben de “İslam'da bizim için sıradan gelen, kulağımızın birinden girip diğerinden çıkan ayetlerin onların çok büyük sorunlarının kilidini çözen anahtarı olduğunu. Bu ayetlerde yola çıkarak araştırmalarını derinleştirip sorun çözen anahtar gibi kullandıkları” şeklinde cevap verdim.Çünkü onlar bizim gibi içine doğmuyor onlar sonradan buldukları bu iman lezzetinin farkına iliklerine kadar varıyorlar. Neyi bulduklarını hissederek konuşuyor ve bu samimi hisleri yaşantılarına yansıtıyorlar. Sosyal medyada Romanya'da Hristiyan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen İslamiyet’i araştırdıktan sonra 2003 yılında Müslüman olup el Romani ismini alan bir yabancıya bir soru sorulmuştu: “Gayrimüslimlerin İslam ile ilgili bilmeleri gereken en temel nokta nedir?” diye.Cevaben “Bence Müslüman olmayanların İslam hakkında bilmesi gereken en önemli şey İslam’ın, hayatın ta kendisi olmasıdır. İslam'ın bir yaşam biçimi olduğunu anlarsan yani bir yaşam tarzı değil üzgünüz belki dikkatli olmalı dikkatli konuşmalıyız. Kelimeleri seçerken, İslam ile ilgili konuşurken dikkatli olmalıyız. Bu dikkat bize şunu gösterecek. İslam hayatın yoludur. İslam dinleri kemiren sorunları çözümüdür. Sahip olduğumuz tüm varoluşsal soruların cevabıdır. Yolculuğun cevabıdır. Yolculuğun selamete ulaşmasının kılavuzudur. Yolculuğun son bulacağı noktanın temel adresidir. Rehberidir. Yolculuk sonunda nelerle karşılaşacağını anlatan eserdir. İslam içinden çıkılmaz ve herkeste var olan Sorulara cevap anahtarıdır. Uyuyamıyor ve aklınızdaki tüm sorunları düşünüyorsanız. İslam'a geldiğimizde İslam bunu çözecektir. İslam bu dünyadaki her sorunu Aklımıza gelen her problemi ırkçılıktan, yolsuzluğa ve karışıklığa varana kadar her şeyi çözebilir.”İslam ile ilgili bir gayrimüslim Müslüman olduktan sonra bu şekilde düşünüyorsa O zaman şunu anlamaya çalışıyorum. Neden bütün kötülükler, haksızlıklar hep İslam ülkelerinde meydana geliyor?Cevaben ben de diyorum ki “İslam bütün sorunları çözüyor. Demek ki bizler İslam dinini doğru bir şekilde bilmiyoruz ve uygulamıyoruz. O zaman yaptığımız her şeyi değiştirmeli ve düzgün bir şekilde uygulamalıyız. Kusura bakmayın ama şu gayri müslimlerin bile bizden daha Müslüman olduğunu maalesef görüyorum. Evet, İslam çözümleyici bir yaşam biçimidir. İslamiyet’i her türlü çıkarları için kullanılanları kesin reddeder.Amsterdam'da 1979'da Kalvinist kiliseye bağlı dindar bir Protestan ailede dünyaya geldiğini aktaran Klaveren adlı aşırı İslam karşıtı Klavereni sözlerini bir okuyalım.“Klaveren, Üniversitede karşılaştırmalı dinler tarihi eğitimi aldığını, gençliğinden itibaren farklı inanç sistemlerine meraklı olduğunu söyledi. Klaveren, ergenlik döneminde Hristiyanlığın teslis (Baba, Oğul, Kutsal Ruh), Hz. İsa'nın çarmıha gerilmesi ve ilk günah gibi bazı öğretilerini sorgulamaya başladığını belirterek, "Gençken Hristiyan teolojisiyle, teslis ile ilgili bazı şüphelerim oluşmaya başladı. Kafam karışıyordu. İsa Mesih'e mi dua ediyorduk? Tanrı'ya mı? Yoksa Kutsal Ruh'a mı? Bilmiyordum." dedi.Hristiyanlıkla ilgili sorularına yanıt ararken üniversiteye başladığını kaydeden Klaveren, "Üniversiteye gittiğim ilk gün 11 Eylül saldırıları oldu. Bu olay Müslüman karşıtı fikirlerimi doğruladı. Daha sonra ünlü film yapımcısı Theo Van Gogh, kendisine 'cihatçı' diyen bir adam tarafından öldürüldü. İşte o zaman bu insanların 'deli' olduğunu düşündüm. Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Böylece Özgürlük Partisine katıldım." diye konuştu."İslam düşmanlığım politikaya girmeme neden oldu" Klaveren, 11 Eylül saldırıları sonrası İslam karşıtı hislerinin yoğunlaştığını dile getirerek, kendini "yalan" olarak tanımladığı İslam'la savaşmaya adadığını ve aşırı sağcı Geert Wilders'ın kurucusu olduğu Özgürlük Partisine bu hislerle katıldığını ifade etti.İnsanları, Müslümanlara karşı uyarmak için 2014'te kitap yazmaya karar verdiğini anlatan Klaveren, "Hem bize oy veren insanlara hem de diğerlerine, neden Özgürlük Partisinin ya da kişisel olarak benim İslam'ın Hollanda'da, Avrupa'da hatta tüm dünyada en büyük tehlike olduğunu açıklamak istiyordum." sözlerini sarf etti. Klaveren, Müslüman karşıtı pek çok tasarının yasalaşması için yoğun mesai harcadığını kaydederek, partiden ayrılma nedeniyle ilgili şu ifadeleri kullandı: "İslam'la savaşmak için elimden gelen her şeyi yaptım ama 2014'te partiden ayrıldım. Parti lideri Geert Wilders, bir miting sırasında Hollanda'da daha az Faslı istediğini söyleyip kalabalığa şu soruyu sormuştu; 'Ülkedeki Faslı sayısının azaltılmasını ister misiniz?' ve herkes 'Azaltılsın' diye bağırmıştı. Ona bunun ne demek olduğunu sorduğumda 'Her zaman söylediğimiz şey' dedi. Ben de 'Biz her zaman daha az İslam istediğimizi söylüyoruz daha az Faslı değil' diyerek fikrini değiştirmesi gerektiğini, eğer değişiklik yapılmazsa partiden ayrılacağımı söyledim. O zamanlar hala İslam karşıtıydım ama Belçika, Kongo ya da Fas karşıtı değildim.""Müslümanların tevhit inancının, Hristiyanların teslis inancından mantıklı olduğunu anladım"Hollanda'da Müslüman olmayan Faslı, Arap ya da diğer etnik kökenden nüfusun varlığına dikkati çeken Klaveren, Wilders'ın ırkçı bulduğu söylemlerini değiştirmemesi üzerine partiden ayrılarak kitap yazmaya daha fazla vakit ayırdığını ifade etti.Klaveren, kitabını yazarken Hristiyanlıkla ilgili şüphelerinin tekrar ortaya çıktığını belirterek, "Hristiyanlık hakkında bildiğimi düşündüğüm şeyleri de tekrar okumam gerektiğini düşündüm ve Hristiyanlıktaki yaratıcı olgusu ile İslam'daki yaratıcı olgusu arasında bir karşılaştırma yaptım ve sonunda Müslümanların inancını (tevhit) Hristiyanların inancından (teslis) daha mantıklı buldum." şeklinde konuştu.İslam hakkında araştırma yaparken, eski adı Timothy John olan ve Müslüman olduktan sonra Abdül Hakim Murad ismini alan İslam üzerine araştırmalar yapan İngiliz profesörden destek istediğine değinen Klaveren, Murad'ın kendisini sürekli Batı kaynaklarını okumaması konusunda uyardığını söyledi.Klaveren, "Araştırmalarım sonunda iki farklı İslam'la ilgili bilgi edindim. Tabii ki sadece bir İslam var ama ben İslam'ı önce oryantalistlerden, Batılılardan, Müslüman olmayanlardan okudum sonra da olduğu gibi gerçek İslam'ı tanıdım." dedi. “İslam’ın doğru olduğunu anlamıştım ama yine de kabul edemedim"İslami kaynaklardan Hz. Muhammed ile ilgili edindiği bilgilerin kendisi için beklenmedik olduğunu kaydeden Klaveren, özellikle Hz. Muhammed'in Uhud Savaşı'nda amcası Hz. Hamza'yı öldüren Hind Bin Utbe'yi affetmesinden çok etkilendiğini anlattı.Klaveren, "Müslümanların kitaplarını okurken Muhammed'i ilk kez bir baba, bir arkadaş, bir öğretmen ve bir devlet adamı olarak gördüm. Daha önce bildiğim tek şey onun bir 'savaş ağası' olduğuydu. O bir Hristiyan karşıtıydı. Dünyadaki 'en korkunç insandı' ama yazarken ve okurken bu yeni insanı keşfettim. Kulağa biraz çılgınca geliyor ama karaktere ve öğretilerle gelen her şeye neredeyse âşık oluyordum." diye konuştu.Bir süre sonra İslam'ın "yalan" olmadığını anladığını ama kabul etmekte zorlandığını ifade eden Klaveren, şöyle devam etti: "Sonunda onun (Hz. Muhammed) karakteri ve peygamberliği hakkında ikna olmuştum. Kendi kendime düşündüm ki Allah'ın tek olduğunu ve Hz. Muhammed'in onun elçisi olduğunu söylersem pratik olarak şehadet etmiş olurum ama ben Müslüman olmak istemiyordum bu yüzden tüm kitapları kapattım ve bir kenara koydum. “Müslüman olduğumu söylediğimde çevremde herkes delirdiğimi düşündü"Klaveren, İslam'a geçişini hızlandıran olaya ilişkin, "Kulağa masal gibi gelecek ama gerçekten de öyle oldu. Kitapları kaldırdığım raftan bir sürü kitap düştü ve o kitaplardan biri Kur'an-ı Kerim'di ve onu aldığımda başparmağım 22'nci surenin 46'ncı ayetindeydi. Bana özetle şunu söylüyordu ‘Kör olan gözler değil, kalplerdir' ve kendi kendime düşündüm. Evet, benim sorunum gerçekten de buydu." dedi.Kendiyle çok mücadele ettiğini dile getiren Klaveren, "Hristiyanların ya da Müslümanların tanrısı olması umurumda değildi bana bir işaret vermesini istedim ki doğru yolun bu olduğuna yüzde yüz emin olayım. Ertesi sabah uyandığımda çok güvendeydim. Sahip olduğum tüm şüpheler gitmişti. Karıma Müslüman olacağımı söyledim." diye konuştu.Klaveren, Müslüman olduğunu açıklamasıyla çevresinden çok fazla tepki aldığını aktararak, "Çevremdekiler gerçekten şok oldular. Buna inanamadıklarını söylediler. Bazıları beni hasta sandı. Bazıları gerçekten delirdiğimi düşündü. Bunca yıl onlara İslam'ın kötü ve yanlış olduğunu söylemiştim sonra birden bire değiştim. Tabii ki onlara bunca yıl anlattıklarımdan sonra bir günde değişmelerini beklemiyorum." şeklinde konuştu. Çevresinin bu durumu onaylamasa da zamanla alıştığını ifade eden Klaveren, "Anneme ilk söylediğimde ağlamaya başlamıştı ama bir süre sonra bana 'Hala Müslüman olman gerçeğinden hoşlanmasam da bir evlat olarak Hristiyan halindense Müslüman halini daha çok sevdim çünkü daha yumuşak başlısın.' dedi." ifadesini kullandı. “Avrupa’da artan aşırı sağın Batı'nın ahlaki çöküşüyle ilgisi olduğunu düşünüyorum" İslam düşmanlığını besleyen bir diğer unsurun kültürel öğeler olduğuna işaret eden Klaveren, özellikle Hollywood filmlerinde Arapların ve Müslümanların sürekli terörist olarak resmedildiğini anımsattı. Klaveren "Bugünlerde en büyük sorun medya. Medya, Müslümanları kötü yansıtıyor çünkü olumsuz haberler daha çok satıyor. Terörist saldırılar gibi olumsuz haberlerin sürekli tekrar ettiğini görüyoruz. Bu tekrar, zaten önyargılı olan birçok insanın zihnini şekillendiriyor." değerlendirmesinde bulundu.Klaveren, Avrupa'nın daha seküler hale geldiğini kaydederek, "Dini konular, bir bakıma dini gerçeklik Batı'da özellikle de Hollanda ve İskandinavya'da kayboluyor. Dini duygularla ilişki kuramıyorlar. İnsanlar 'Din, bizim için hiçbir anlam ifade etmiyor, peri masalı gibi' diyorlar. Bu yüzden Avrupa'daki Müslüman karşıtlığının özünde Batı'nın ahlaki çöküşü ve laikleşme olduğunu düşünüyorum." görüşünü paylaştı. 16.06.2023 ŞanlıurfaHasan YILDIZ (Eşref AZİZOĞLU) Eğitimci Yazar Dini
Yayınlanma: 16 Haziran 2023 - 10:22
Eğitimci Yazar Yıldız: "Yabancılara Göre İslam Nasıl"
Gerçek Urfa Haber Ajansı Köşe Yazarı ve Eğitimci Hasan Yıldız bu haftadaki konusu İslamiyet ilgili, yabancıların göre İslamiyet nedir? Yabancı mı daha çok İslamiyeti yaşıyor? Yoksa Müslümanlar mı? Yazar Yıldız köşe yazısında detaylarıyla paylaştı.
Dini
16 Haziran 2023 - 10:22
İlginizi Çekebilir