Avizeye Bakma Hususu
Doğal afetler yıkıcıdır. Birçok ülkeyi aynı anda vurabilir. Yüzlerce insanın hayatını mahvedebilir. Depremler, insanların karşı karşıya olduğu en tehlikeli doğal afettir. Buna hazırlık yapmaz ve işleri oluruna bırakırsanız. Onunla başa çıkmak için hiçbir yol bulamazsınız.Bir insanın hayatı bir anda değişebilir; Onlarca yılda inşa edilen topluluklar saniyeler içinde bir moloz yığınına dönüşebilir; Bir doğal afetin etkisi toplumu sonsuza dek değiştirebilir. Doğal afetler dünyanın herhangi bir yerini vurabilir. Türkiye ve Suriye'de olduğu gibi binlerce insanı öldüren yıkıcı deprem. Deprem sonucu meydana gelen ölüm ve yaralanmaların çoğu, düzgün yapılmayan binaların çökmesinden kaynaklanmaktadır. Hiç kimsenin bu korkunç deneyimi yaşamasını asla istemeyiz. Ancak deprem kuşağında yer alan ülkemizin tüm insanları doğal afetlerin ciddiyetini anlamalıdır. Bir doğal afetten kurtulmak, psikolojik ve finansal desteğin yanı sıra insanları kurtarmaya ve etkilenen bölgeleri eski haline getirmeye yardımcı olacak etkili bir ekip gerektirir; Doğal afetler birçok insanın hayatına yeniden nasıl başlayacağı konusunda kafasını karıştırır. Aile ve çocukların kaybıyla birlikte yok olan toplumu en derin şekliyle etkiler. Doğal afetler her şeyi olumsuz yönde etkiler. Çünkü tüm şehri, ekonomiyi ve altyapıyı yok edebilirler; Ancak insan hayatını olduğu gibi geri getirmek dışında düzeltilebilecek bir şeyler için bir uyarı olarak algılanmalı tedbir alınması yönünde hareket edilmelidir.Kendimize karşı psikolojik görevimiz şimdi başlıyor. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız için önlemleri ele almalıyız. Depremle birlikte oluşan artçı sarsıntıların psikolojik yükünü omuzlarımıza binen büyük bir sorumluluk olarak kabullenmeli. Kendimizi bu yüke alıştırmalıyız. Çıkış yolunu ise toplum olarak kenetleme ve hasetliği, çekememezliği, yalanı, kibri terk etme ile başlamalıyız.Depremin oluşturduğu “avizeye bakma” ruh halinden ülke olarak bağımızı koparmaya yönelik tedbirlere başvurmalıyız. Avizeden önce haber verecek sistemleri araştırmalıyız. Öncelikle yeni kurulacak şehirlerin alt yapısından tutun denetimine kadar her şeyi sil baştan düzenlemeliyiz. İmar planlarını yeniden gözden geçirmeliyiz. Tüm önlemler sonrası yeni bir günün doğuşu gibi başlamalıyız yeni hayatlarımıza. Üzerimizden geçen sarsıntıları atlatma adına aile ziyaretlerimizi, geride kalanlarla birlik ve beraberliğimizi en üst sınıra taşımalıyız. Hepimize büyük acılar tattıran bu asrın felaketinin acı durumunun bizleri her güne başlangıçta teslim almasına müsaade etmemeliyiz. Kendimizi toparlama yolunda ilk adımları toplum için gelecek için ailemiz için atmalıyız. Komşularımızın farkına varmalıyız. Mahallemizin farkına varmalıyız. Aslında birimizin var olma alanında diğerlerimize ne kadar gerekli olduğunu unutmamalıyız.Şu ayet-i kerimeler, haşmetli bir üslupla Allah’ın ilminin her şeyi kuşattığını ilân eder: “Gaybın anahtarları Allah’ın katındadır. Onları ancak O bilir. Karada ve denizde ne varsa hepsini bilir. Düşen hiçbir yaprak ve yerin karanlıklarında hiçbir dane yoktur ki, Allah onu bilmesin. Yaş ve kuru ne varsa hepsi Kitab-ı Mübîn’dedir.”(En’am, 6/59).Ayetin genel üslubundan anlaşılıyor ki, gayb, kapıları kilitli bir hazine gibidir. Bu hazinenin anahtarları da Allah’ın elindedir. Nitekim şu ayet, genel bir hüküm olarak gaybı ve geleceği sadece Allah’ın bildiğini haber verir. “De ki: Göklerde ve yerde Allah’tan başkası gaybı bilmez.” (Neml, 27/65)Yalnızlık Rabbimize mahsustur. Bireysel hırsların, helal olmayan kazançların, davranışların masum insanlara olan etkilerini unutmamalıyız. Yalanın fitnenin başlangıcı olduğunu asla unutmamalıyız. Silahtan çıkan kurşun bir kişiyi nasıl yaralıyor ve ya öldürüyorsa, yalan haber ve bilgilerin de bir toplumu hatta bir milleti öldürebileceği, dolayısıyla tüm çabaların birleştirici bir tutumda olmasına özen göstermeliyiz. Yalan haberlerle milleti sokaklarda yaşamaya mahkûm etmemeliyiz.Cenâb-ı Hak; Cümlemizi açlık, kıtlık ve yoklukla, evlatlarımızla ve sevdiklerimizle, semavî ve arzî bela ve musibetlerle imtihan etmesin. Çaresiz, dermansız, şükürsüz, tevekkülsüz ve teslimiyetsiz bırakmasın. Taşıyamayacağımız acı, sıkıntı, keder ve üzüntülerle imtihan etmesin. Her türlü afet, musibet ve belalardan muhafaza eylesin.03.03.2023 ŞanlıurfaHasan YILDIZ (Eşref AZİZOĞLU)Eğitimci Yazar GÜNDEM
Yayınlanma: 04 Mart 2023 - 23:49
Eğitim Yazar Yıldız, "Avizeye Bakma"
Gerçek Urfa Haber Ajansı Köşe Yazarı ve Eğitimci Hasan Yıldız gündeme konu olan "Avizeye Bakma" durumunu kendi köşe yazısına taşıyan Yazar Yıldız, vatandaşlardan daha tedbirli olmalarını istedi.
GÜNDEM
04 Mart 2023 - 23:49
İlginizi Çekebilir